İSRAİL, GAZZE SALDIRISIYLA BÖLGEDEKİ DOSTLARINI VE "İYİ KOMŞULARINI" TEK TEK KAYBETTİ
Yazar
Mesaj
Konu: İSRAİL, GAZZE SALDIRISIYLA BÖLGEDEKİ DOSTLARINI VE "İYİ KOMŞULARINI" TEK TEK KAYBETTİ Paz Ocak 18, 2009 11:57 am
Bundan yaklaşık 3 hafta önce Ortadoğu'daki liderlerin keyfi yerindeydi. Türkiye, İsrail ile Suriye arasındaki arabuluculuğunun devam etmesinden bahsediyordu ve cumhurbaşkanının Kudüs'ü ziyaret etmesi bekleniyordu; Suriye, İsrail ile doğrudan görüşmelere geçilebileceğini konuşuyordu; Ürdün, İsrail ile geleneksel güvenli dost duruşunu sürdürüyordu; İsrail ve Katar dışişleri bakanları birbirlerine en yakın dost gibi davranmışlardı ve Suudi Arabistan'ın dışişleri bakanı ülkesinin, sadece İsrail sağı faydalandığı için Arap barış girişiminden vazgeçmeyeceklerini söylemişti. Ancak bu sahnelerin hepsi şimdi kayboldu. Dost partnerimiz Filistin Otoritesi Başkanı Mahmud Abbas bile bizimle bağlarını kesti. İsrail, yine hiç yabancı olmadığı bir konumda: komşularıyla hiç konuşmayan, görüşmelerle zamanını harcamak için hiç kimseyi kabul etmeyen ve tehdit edilen bir ülke"
Yukarıdaki satırlar, İsrail'in Haaretz gazetesinin yazarlarından Zvi Barel'e ait. Barel, gazetesindeki köşesinde İsrail ordusunun Gazze'ye gerçekleştirdiği operasyonla birdenbire nasıl bir konuma düştüğünü yazdı. İsrail'in operasyon öncesi Türkiye ile, komşularıyla, Arap ve Müslüman ülkelerle nasıl ilişkileri olduğunu anlatan İsrailli yazar, ardından da ilişkilerin şimdiki durumunu özetledi ve şu yorumda bulundu: "Bütün dostlarımız nereye gittiler?"
Makalesine Türkiye örneğini vererek başlayan Zvi Barel, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, Gazze Operasyonu başlamadan çok kısa bir süre önce İsrailli muadili Ehud Olmert ile görüşmek istediğini belirtti. Ancak saldırının başlayacağını söylemek istemeyen Olmert'in, Başbakan ile konuşmaktan kaçındığını aktardı. İsrailli yazar, Olmert'in bu tutumunu "Menachem Begin" gibi olmak istememesine bağladı. İsrail eski Başbakanı Menachem Begin, 1981 yılında Irak'ın nükleer reaktörüne saldırı düzenlemeden hemen önce Mısır Devlet Başkanı Enver Sedat ile telefon görüşmesi yapmış; ancak saldırıyı saklamak durumunda kalmıştı.
"ANKARA'DA OLMAK, DÜŞMAN BİR ARAP ÜLKESİNDE OLMAK GİBİ"
Bu durumun Başbakan Erdoğan'ın da sinirlendirdiğini kaydeden Barel, ardından Türkiye'den İsrail'e verilen tepkileri, yapılan sert açıklamaları aktardı. Barel, Türkiye'de yaşayan bir İsrailli yetkilinin, "Ankara'da olmak, düşman bir Arap ülkesinde olmak gibi" şeklinde konuştuğunu dile getirdi.
İsrailli yazar ardından Tel Aviv ile ilişkileri iyi düzeyde bulunan bazı ülkelerin Gazze saldırıları sonrasındaki tutumlarından örnekler verdi. İsrail ve Ürdün arasında barış sağlandıktan sonra ilk kez Ürdün Başbakanı Nadir El Zahabi'nin parlamentoda yaptığı konuşmada "İsrail ile ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi" talebinde bulunduğunu aktardı. BArel, ılımlı ülkeler arasında olduğunu belirttiği Katar'ın hâlâ İsrailli temsilcilerle masaya oturduğunu; ancak şimdi Suriye-İran çizgisine S.Arabistan-Mısır çizgisinden daha yakın olduğunu kaydetti. Katar'ın, bütün ateşkes teklifleri arasında Şam yönetiminin ateşkes teklifini desteklediğini hatırlattı. Haaretz yazarı, Suudi Arabistan'ın da dünya İsrail saldırılarını durdurmadığı sürece barış girişimine "sırtını dönmeyi" düşündüğünü ifade etti.
Ardından üç hafta öne İsrail ve söz konusu bazı ülkeler arasındaki ilişkilerin ne durumda olduğunu aktaran Haaretz yazarı, "Kısa vadeli taktikler; İsrail'in tek yapabildiği bu" eleştirisini yöneltti.
TÜRKLERİN, ABD KONGRESİ ERMENİ TASARISINI GÖRÜŞÜRKEN BİZE İHTİYACI OLACAK
Ardından bu ülkelerin İsrail'e ihtiyaçları olduğunu savunan yazar, şöyle devam etti: "ABD Kongresi Ermeniler ile ilgili tasarıyı görüştüğünde Türkiye'nin bize ihtiyacı olacak. Bozulmuş Ürdünlüler? Bizden ücretsiz su alıyorlar ve bizim sayemizde ABD ile serbest ticaret anlaşması imzaladılar. Katar? Destek için bizim ABD ile müttefikliğimize muhtaç. Şimdi ise şer eksenine katılmak istiyor. Ve Suriye de bize sırtını mı dönüyor? Herkese, barış için bir ortağımız olmadığını söyledik. Anahtar sanayimiz savaş, komşularımızla barış ya da görüşme değil. Biz Arapları sadece ve sadece düşman olarak istiyoruz"
İsrail'in bir süreliğine "Araplara ihtiyacı olmadığı fikrine kendini inandırdığını" kaydeden yazar, bunun ise Mısır Hamas ile sorunlarını çözene ve Katar, Lübnan'daki krizin çözülmesine yardım edene kadar sürdüğünü ifade etti. Ürdün'ün de sınırı güvenli tutabildiğine değinen Barel, yakın zaman öncesine kadar İsrail'in Suudi Kralı ile görüşmek istediğini hatırlattı.
Son olarak İsrail'i, komşuları ile olan farklılarının tadını çıkarmaktan alıkoyan küçük bir sorun daha olduğunu kaydeden Haaretz yazarı, "Bu durumdan kim kazançlı çıktı? Şimdiye kadar, İsrail'in Türkiye, Ürdün ve Katar ile bağlarının altınız kazacağını iddia edebilecek olan Hamas gözüküyor. Ve bu daha başlangıç" diyerek yazısını noktaladı.
İSRAİL, GAZZE SALDIRISIYLA BÖLGEDEKİ DOSTLARINI VE "İYİ KOMŞULARINI" TEK TEK KAYBETTİ